Yeniden Refah Partisi Genel Merkezindeki görüşmenin ardından, Erbakan ve Sağlam, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Sağlam, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin görüşlerini siyasi partilerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla paylaştıklarını söyledi.
Mevcut anayasanın bir darbe anayasası olduğunu belirten Sağlam, birçok defa değiştirilmesine rağmen "askeri cunta ruhunun" bu anayasada yer almaya devam ettiğini vurgulayarak, bu nedenle toplumun her kesiminin beklentisini karşılayacak şekilde sivil bir anayasa yapılmasının önemini anlattı.
- "Anayasa devletle millet arasında bir sözleşmedir"
Hükümetin açıkladığı ekonomi reformu paketine ilişkin görüşlerini paylaşan Erbakan ise paketin beklentileri karşılamadığını savunarak, içeriğe ilişkin eleştirilerini dile getirdi.
Ekonomi düzeltilmeden, herkes için refah sağlanmadan, paylaşımda adalet tesis edilmeden, gelir ve servet dağılımı adil hale getirilmeden, sadece anayasayı düzenlemekle saadete erişilmesinin mümkün olmayacağını ifade eden Erbakan, "Anayasa devletle millet arasında bir sözleşmedir. Bu sözleşmenin olabilmesi için devletin de milletin de mutabık olması, gönül rızasının olması gereklidir." diye konuştu.
- "Ülkenin gündeminden çıkması gereken bir husustur"
Daha sonra basın mensuplarının sorularını cevaplayan HÜDA PAR Genel Başkanı Sağlam, "Öğrenci Andı" tartışmalarına ilişkin soruya, "Bu ülkenin evlatlarına, çocuklarımıza yapılabilecek en büyük hakaretlerden birisi Andımızı okutmaktır. Çok güzel bir yönetmelikle kaldırıldı. Neticede şu anda Danıştay'ın verdiği kararla da bu ülkenin gündeminden çıkması gereken bir husustur. Bunun konuşulması bile bize göre zuldür." dedi.
Erbakan da aynı soruya verdiği yanıtta, merhum Necmettin Erbakan'ın bu konudaki görüşlerini ve ırkçılık noktasındaki endişelerini dile getirdiği için ceza aldığını hatırlattı.
Fatih Erbakan, "Toplumun önemli bir kesimi tabi ki bundan rahatsız ama önemli bir kesim de Andımızın, 70-80 senelik bir uygulamanın kaldırılmasından rahatsız. Dolayısıyla bu noktada hükümet bu konuyla bu kadar uğraşmak yerine diğer meseleleri önceleyebilirdi veya Andımızı tamamen kaldırmak yerine içerisinde ırkçılığa yönelik olan bazı kısımlar düzeltilebilirdi." ifadesini kullandı.
"Üçüncü ittifak" konusundaki görüşleri de sorulan Erbakan, şu yanıtı verdi:
"Kötü gidişata muhalefet partileri 'dur' demek istiyorsa bir formül ortaya koyması lazım. Bu formül de CHP'nin, HDP'nin olmadığı, toplumun 'sağ partiler' olarak nitelendirdiği partilerin bir araya gelmesiyle bir ittifakın oluşturulması. O zaman iktidarın yıllardan beri kullandığı temel argümanı elinden alınmış olacak. 'Rakip ittifak da sağ partilerden oluşuyor. Dolayısıyla artık bir çare var. CHP'siz HDP'siz bir seçenek var' noktasına gelinmiş olacak."